Bundan yaklaşık 8 ay önce Mr. Bilic takımımızın başındayken şampiyonluğu ellerimizle hediye ettiğimizde aradığımız ”adamı” böyle işaret etmiştim. Bu kadroya en uygun kişiydi Güneş. Genç, dinamik, çoğu yürekten Beşiktaşlı olan yetenekli oyuncular topluluğuna en uygun kişiydi o. Aradan 8 ay geçti. Ligin bitmesine 4 hafta kala 1 maç fazlasıyla 6 puan fark ile öndeyiz. Sanırım doğru adamı seçmişiz.
Dün akşamki Akhisar maçından sonra fazlasıyla kararttığını gördüğüm taraftarımız için çok üzüldüm. Yalan yok ben de aynı durumdaydım. Ancak bazen, hatta söz konusu Beşiktaş taraftarıysa genellikle biz olayların içine kendimizi fazlaca sokarak, gerçeği ve yapmamız gerekeni göremeyip panik oluyoruz. 4 hafta kaldı beyler! Sadece 4! 2’si içeride 2’si dışarıda olmak üzere; 3’ü Anadolu takımları 1’i İstanbul’un topu atmış takımıyla olmak üzere 4 maç! Sene başında biri şu puan tablosunu çizip son 4 maçınız bu olacak dese sanırım %90’ımız ver abi’ ver al 8 ayımı hayatımdan derdik. Şuan tam olarak bu noktadayız.
28 gün sonra kupa Beşiktaşlı Cenk’in, Beşiktaşlı Olcay’ın, Beşiktaşlı Oğuzhan’ın, Beşiktaşlı senin, Beşiktaşlı benim ellerimde olacak. Atın üstünüzdeki kara tabloyu bizim formamızda siyah kadar beyaz da var! Bir adım geri çekilerek bakın. İyi oynuyoruz, sadece bireysel hatalardan gol yiyoruz ama iyi oynuyoruz iyi! Beşiktaş iyi oynadığında hep kazandı tarihte. Yine kazanacak. Genelde biraz uzun yazarım bu kez kısa tutuyorum. Sadece 4 maç Beşiktaşlı! Kızma, üzülme! 4 maç daha dayan hepsine fazlasıyla değecek!