Ön açılış taraftarı ciddi anlamda ikiye böldü, ama buna sanırım şaşıran çok olmamıştır. Günlük politikaları bulaştırmayın diyenler tepikilerinin politik nedenli olması da en az, varsa(!), bu ön açılışı günlük politik malzeme yapma arzusunda olanlar kadar politik…
Bu köşede yazabilme ayrıcalığını kullanarak, sübjektif olarak analitik bir perspektif sunmak isterim. Sübjektif analitik? kendiyle çelişir gibi duran bir ifade kabul. Sübjektivite / objektivite ayrı bir tartışma konusu ve bir insanın objektif olması ise zaten olanaksız, ama Analitik değerlendirme de artık toplumumuzda, ne yazık ki, duygulardan bağımsız değil…
Stat açılışı iktidaryenleri ve karşıtlarını karşı karşıya getiren bir perspektif aldı, özellikle sosyal medyada… Bunun uzantısında da kim kime denk getirirse küfürü basıyor. Kişisel olarak içinde olduğum sosyal medya mahallesi karşıtlar grubunun içinde olduğundan, açıkçası sadece onları görebiliyorum. En çok da Fikret Orman’a sallanıyor… Bence haksız yere…
Hangi amaç, olası çıkar vardır ya da yoktur bilemem, ama Fikret Orman’ın teşekkürüne(!) hayatımda ilk ve muhtemelen de son kez, ben de katılıyorum. Bu yazının yayınladığı sayfanın her siyasi yelpazeden okurları olduğunun bilinciyle, konuya sadece ve sadece Beşiktaş’ın çıkarları açısından bakmak istiyorum, ki bu da bu platformun amacına son derece uygundur.
Beşiktaş taraftarının stat perspektifinde hayal ettiği tek şey vardı; modern ve eski stadın olduğu yerde bir stat!
Bu ülkenin tüketim canavarı haline gelmiş olmasıyla hiç de sanıldığı kadar kolay bir iş değildir…! Hele “anladık stat yapıyorsun”cular bunu hiç bir zaman anlamadıklarını bu kendi ifadeleri ile itiraf etmişlerdir zaten.
Belki abartıyoruzdur, ama dünyanın sayılı stadyumlarından birini Beşiktaş “bir lira yardım almaksızın, dünyanın bu çapta bir inşaat için en zor lokasyonlarından birinde” bana göre, büyük bir başarı ile tamamladı. Bugün ön açılış, yarın da, bana göre, resmi açılışı stadın gerçek sahipleri ile yapılacak, çünkü stadyum açılış için değil, doğası gereği kendi taraftarı için inşa edildi.
Siyasi karşıtların istediği bir hayat ülkede hüküm sürüyor olsaydı(!) bu stadın bu lokasyonda yeniden inşa edilmesi, bence, kesinlikle imkansızdı. Çünkü dünyanın hiç bir modern kentinde böyle bir lokasyonda böyle bir yapıya izin verilmez. Bu şehir planlamacılığına tamamen karşıt bir durumdur. İstisnai örnekler varsa, bunlar da adı üzerinde istisnadır. Kanunlar ve hukuk taraftar olamaz, olmamalıdır. Birileri, bir takım taraftarları böyle istiyor diye, hukuk ve kanunlar modern bir demokraside esnetemez, evrensel genel kural budur…!
Stat inşaatının bitirilmesi, bırakın ekonomik ve inşaat lokasyonunun teknik sorunlarını, bugün ön açılışının yapıldığı yerde yapılabilmesinin tüm hukuk ve kanunların esnetilebilmesi ile olanaklı olmuştur. Bunun gerçekleşebilmesi de sadece ve sadece bir tek kişinin “olur”u olması ile olmuştur, beğensek de beğenmesek de, kabul etsek de etmesek de, kendi dünya görüşüm perspektifinden baktığımda sonsuza kadar yanlış da bulsam da, bunun değiştirilmesi için kendi çabamda hukukun ve kanunların bana sağladığı tüm olanakları da kullansam, realite budur! Bu “olur”un gelmesinin varsa farklı nedenleri bir Beşiktaşlı olarak beni zerre ilgilendirmiyor. Benim ve tüm Beşiktaşlıların hayali sadece bu “olur”a bağlıydı ve oldu. Eğer bu olur olmasaydı, medyaya dönemin Kültür Bakanının ağzından da yansıyan “Kazlıçeşme” lokasyonu ile Beşiktaş tarihi bağından bile kopabilirdi.
Bugün Fikret Orman’a küfür edenlere, küfürü haklı bulanlara da bir paragraf ile hatırlatmalar yapmak istiyorum. Hatta politik karşıtlığını “Beşiktaş’a ihanet ettin” absurdum’una kadar vardıranlar oldu. Onursal başkanımızı yıllar önce “Ahmet Dursun Seba gitsin!”le göndermelerinin hatasını anlayanlar, dün “Kapalı bizim başkanlık senin” ile bugün etmedikleri küfür bırakmadıkları Yıldırım Demirören’in yıllar yılı kulübü uçuruma sürükleyen döneminin hayata geçmesine olanak sağlayanlar, bence o zaman yanıldığınız gibi şimdi de Yanılıyorsunuz! Bence ortada bir STK’unun nasıl yönetilmesi gerektiğine nirengi taşı oluşturacak, yanlışlarını gelecektekilerin akılcı argümanlarla tartışması gerektiği, doğrularının örnek olması gerektiği bir Beşiktaş yönetimi var.
Hukukun ve kanunların Beşiktaş’ın tarihi ve geleceği için lehine bu kadar esnetilmesini sağlayan herkese, ayrımsız herkese kendi payıma, ben bile, teşekkür ediyorum. Bırakın onlarda bugün bu teşekkürü alsınlar, Beşiktaş’ın çıkarları doğrultusunda, hatta hukuk ve kanunların esnetilmesine rağmen, haklarıdır.
Yarın stat ebedi sahipleri ile buluşur, bugün arife yarın bayram keyfini çıkartın çocuklar…
Cengiz Altın / Beşiktaş Arena