Good Bye Liverpool

Seneye Feyenoord turlamasıyla başlayarak bugünlere gelmiştik. Feyenoord’da sonra hep İngiliz çekmemiz bize ekstra motivasyon sağlıyor, hocamız içinse sürekli İngiliz takımlarına gidecek yorumlarını beraberinde getiriyordu.

Dün akşam maç öncesi Bilic sahaya çıkaracağı efsane 11 arıyor yorumları dolaşıyordu basında. Ama inanmış 11 adam yeterliydi herkes bunun farkındaydı. Taraftar günler öncesinden bitirmişti biletleri, Sadece valiliğin güvenlik için ayırdığı biletler vardı ki onlarda çıktığı anda bitti.

Maç başladığında ilk yarı bütün stadyum benimle aynı fikirde olmalı ki etrafımda kimsenin turdan umudu yoktu. Pozisyona girmekte zorlanıyorduk, Olcay ve Töre bindirmeleri iyi yapamıyordu. Cenkte bu arada bir tane pozisyon çıkarıyordu. Sosa’nın fıtığı ise hepimizi fıtık ediyordu. Devre bu şekilde olurken ikinci yarı için hamle bariz belliydi. sosa çıkacak Tolgay girecek. İkinci yarı başlarken Bilic hiç bir maçta yapmadığı gibi bu maçta yapmadı değişikliği. Kendince inandığı zamanı bekledi. Zamanı gelince de Tolgay oyuna girdi.

Maçın ikinci yarısında adeta kaleyi dövüyorduk ilk yarıya oranla. Hatta dövme olayını fazlaca abartmış olmalıyız ki 90+ da direği de dövüyordu Demba ba. Tolgay oyuna girdiğinde ilk şutunda bütün stad “gol” diye ayağa kalktı. Sonra ki denemesinde ise Olimpiyat stadı yıkılıyordu adeta. 2 maçta 1 pozisyon vermediğimiz Liverpool yine pozisyon bulamadan maçı uzatmaya taşıyordu. Uzatmalarda yine baskılı ama temkinli oyun devam ederken, Liverpool penaltılar ile kupa kazandığı stadyumda penaltılara kadar getirmişti oyunu.

Her penaltı atışında ölüp ölüp dirilirken 5. penaltı da 20 milyon euroluk Lovren topu boğaza kadar yolluyor, bizi son 16 ya bırakıyordu. o an orada olmayanlar adına gerçekten çok üzüldüm. Etrafıma bakıyorum herkes sarmaş dolaş, ağlayanlar, gırtlağı yırtılırcasına bağıranlar, anı ölümsüzleştirenler ne ararsan var. Her yerinizden öpüyorum çocuklar, Good Bye Liverpool.

Maçın kahramanı bölümünde ise herkes ayrı ayrı güzel oynadı demek doğru olacaktır. Fıtık sosa bile buna dahil edilebilir. Ama dün akşam Opare, Tolgay , Serdar ve Atiba bir başka güzeldi. Özellikle sağ bek diye aldığımız kara zenci Opare. Gerekirse ölürüm demen ile kalplerde ki yerini sende aldın kara elmas. Atlamayalım ısınma esnasında Serdar’ı tribüne çağırdılar, Serdar sahadan değilde tribünlerin önüne kadar giderken bir garip oldum. Bravo büyük yürek, Bravo çocuk. Senden de özür dilerim sağ bek artık senindir benim için. Bundan sonra üzerine koyarak ilerlemen dileğiyle..

Gelsin sıradaki……..

BeşiktaşArena / Yakup Şenel