Her yıl heyecanla beklenen ve aslı İngilizce olan başlıktaki cümle geçen hafta yeniden duyuldu. Akademi ödülleri o kadar büyük bir olgu ki her zaman ona öykünen listeler yapılır. Herkes kendi çevresine bu ödülden dağıtır.
Bizde boş durmayalım dağıtalım kendi oskar galibimizi açıklayalım.
Bu sezon hakemler o kadar ciddi hatalar yapıyor, dolayısıyla o kadar sık eleştiriliyor ki TFF borazanı Lig TV’ye hakemleri korumak şart oğlu şart. Cumartesi gecesi Ersun Hoca aynen şunu dedi, “ biz lig tv çatısı altında sadece futbol konuşuyoruz ama diğer kanallarda almış başını gitmiş (hakem konuşmalarını kastediyor).”
Sayın hocam, diğer kanallardaki hakem abimiz yıllarca Lig TV’de yorumculuk yaptı. Hem de partneri siz bu cümleyi söylediğinizde solunuzda oturmakta olan Şansal Büyüka idi. Sonra televizyonları kirlenmeden kurtarmak adına hoca gitti, programı planlayan, yönlendiren adam gene kaldı. Bu sefer de yanına yine bir hakem aldı. Alman’dı tarafsızdı falandı filandı ama yine hakemdi. Hakem konuşmayı başlatan adam yanında Ersun Hocam!
Hocama en kötü yardımcı erkek oyuncu ödülünü layık gördüm, siz ne dersiniz?
Başka bir güzelleme senaryosu da Konya için. Kupamızın yayıncı kuruluşu maç öncesi şevkle söylüyor, “tam iki yıldır bu statta küfür yok.” Stat şahane, maçlar dolu oynanıyor, en fazla pasolig’i de onlar aldı zaten. (Kupa maçında pasolig yok! Üstelik maç boyunca hem sosyal medyadan hem stattan küfredildi. Ha ATV, galiz küfür edilmedikçe küfür gözüyle bakmayabilir. Ancak küfür olduğunu değiştirmez.
Neden bu güzelleme acaba merak ediyorum. Sponsorundan mı? Yoksa statlarda yasak olan siyasetin örtülü olarak yapılması mı? Ben müsaadenizle bu çifte standartlarla dolu senaryoya, en kötü uydurma senaryo ödülünü uygun görüyorum.
—-
Malum son iki maç istediğimiz gibi gitmedi. Takımda bir düşüş de söz konusu. Yine kötü gün borazanları çıktı konuşuyor. Nevio Scala’nın bir sözü vardı Türkiye’de çalıştığı dönemde. Şampiyonluğu Nisan ve Mayıs ayında oynadığınız maçlar belirler. İlk yarı yarıştan kopmasak yeter diyen insanlar bile isyanlarda. Daha da kötüsü ve camianın olağan şüphelileri oyuncuların özel hayatlarına saldırmaya başladı. Falan kişi gelsinler, o bunları hizaya sokar, falan filan.
Hiç zahmet etmesinler. Geçti o günler. Böyle oyunlarla Beşiktaş’ın içine bir daha bu tip insanlar sızmasın.
İlk yarı 2 mağlubiyet 2 beraberlik almış bir takım olarak benzeri bir ikinci yarı istatistiği bizi şampiyon yapacak. Fenerbahçe maçını kazansaydık biz 7 puan farkı konuşuyor olacaktık. Ne zamandan beri Beşiktaş taraftarı nisan ayında pikniğe gitmiş. Diken üstünde maçları izleyeceğiz ama şampiyonluk bizim. Avantajı yitirdik diye ümidini yitirmesin. Ümidini yitirene de kimse ne halin varsa gör demesin. Düşeni kaldırmak ve birlikte destek vermek gerekiyor bu yolda takıma.
İçimizden Biri / Beşiktaş Arena