2013 yılı Beşiktaşımızın yıllardan beri evi yuvası, mabedi olan İnönü Stadı artık görevini tamamlamış, modern çağın gereklerini yerine getiremez hale gelmişti, yenilenmek zamanıydı artık, yıllarca modeller, maketler söylemler animasyonlar halinde ortalıkta gezen bu vaatlerle seçim yarışlarına girenler tarafından bu yenilenme yapılmamıştı. Büyük taraftarımız ise verilen sözlerin tutulacağı umudunu taşınmaktaydı. Hatalarıyla günahlarıyla sevaplarıyla Fikret ORMAN ve ekibi ilk kazmayı vurdu yenilenme zamanı gelen mabedimize.
İşte o ilk kazma ile bazılarında bir telaş endişe hali oluşturdu. Ne olacaktı şimdi, takımı üzerinde en etkili taraftar gurubu olduğu yurt içi ve yurt dışı otoriteler tarafından tescilli olan Beşiktaşk yolcuları artık daha kalabalık daha coşkulu ve daha iyi imkanlara kavuşmuş olacaktı. Üstelik dünyanın en güzel konumunda, kendi yerinde, kendi mali kaynaklarıyla hiçbir kimsenin tahakküm oluşturmasına izin verilmeksizin yapılacaktı bu mabed. Bu olmamalıydı Türkiye’de futbol üç renkli olmalıydı. Futbolda dizayn süreci içine girmiş kendilerince bu üç renkli bir yapıyı pompalama gayreti ile kalemşorları, Televizyonlarda boy gösteren tarafsız taraflılarıyla algılarda oynamaya o günlerde başlandı.
Yıllardır hakkettiği şampiyonlukları ince ince değil göstere göstere yapılan operasyonlarla elinden alınırken 101. Yıl şampiyonluğu ayağınızı denk alın öyle yükselen yıldız yapmayız sizi 3 renk bizim için yeterli mesajı verilmişti zaten.
Şimdi ise yıl 2016 mabedimize kavuşmamıza ekonomik olarak güçlenmemize, taraftarla kendi evinde buluşmaya artık sayılı günler kaldı, bu durumda Türkiye de gelecek vadeden oynadığı futbolla sadece ülke sınırları içerisinde değil ülke sınırları dışarısında da kupa kazanmaya en yakın takım Beşiktaş. Bunu içine sindiremeyen güçler hemen devreye girdi ve senaryo oynanmaya başladı önce puan kaybettikleri her maçtan sonra basın önünde herkese sallamalar, puan kaybının sorgulanmasını ve oynadıkları kötü futbolu perdeleyen gündem değiştirme açıklamaları, hakemler üzerinde fiili ve psikolojik baskı yaratmalar. Hepsi önümüze engeller çıkartmak ve futbol pastasını sadece 3 rengin yemesi içindi.
En son örnek puan kaybı yaşadığımız Başakşehir ve Konyaspor maçları oldu planlı bir şekilde futbolcularımızın saha içinde hakem tarafından ezildiği, oynanmasının engellendiği görme engellilerin bir göreceği düzeydeydi, istenilen ise ritmimizi kaybetmemiz ve oyuncularımızın psikolojik açıdan düşmelerini sağlamak.
Geçen sene otobüs kurşunlanması nedeni ile liglerin 1 hafta ertelenmesi ve maçların hafta içine alınması en çok kime yaradı aşikar. En çok kim zarar gördü o da ortada. Bu sene de yine bizim üzerimize yapılan planlamalarla stadsız mücadele eden kadromuzun şampiyonluk yolundaki büyük yürüyüşü engelleniyor.
Bu kapsamda sözde Beşiktaşlı Kisvesi altındaki bazı taraftarların bilinçli bir şekilde saha olaylarına neden olmalarının sağlanması benim için sürpriz olmayacaktır. Dikkatli olun uyanık olun.
Korku Dağları Sardı 3 renkli TFF ile ona bağlı bağımsız kurullar!!! Tarafından üzerimize oyun oynanmaya devam edecek. Ancak biz Büyük Beşiktaş Ailesi olarak her zaman olduğu gibi dik, gururlu duruşumuzla inşallah bu sene ipi göğüsleyeceğiz ve artık korku dağları sarmayacak titretecek.
Önümüzde zorlu bir süreç var erteleme maçları kupa maçı yoğun bir maç trafiği bizi bekliyor. Şenol GÜNEŞ tecrübesindeki bir teknik direktör, arzulu ve başarıya aç bir kadro ile bu zorlu trafiği atlatıp Kadıköyden galibiyetle ayrıldığımız gün şampiyonluk şarkılarını bestelemeye, Vodafone Arenada yapılacak kareografileri hazırlamaya başlayabiliriz.
Yeni yazılarda görüşmek ümidiyle
Gerçek Aşk BEŞİKTAŞK
Serkant Güzelküçük / Beşiktaş Arena